Çocukluk yıllarımı düşünüyorum da şimdiki çocukların aksine sokaklarda arkadaşlarımızla oyunlar oynayarak büyüyen bir nesildik biz. Anılarıma gizlenmiş çocuk oyunlarının arasında rengarenk, ışıl ışıl parlayan bilyeler ilişti gözüme. En çok eğlendiğimiz oyunlardan biriydi. Genelde erkek çocuklarının tercih ettiği bir oyundu ama ben de çok severdim. Hatta çocuk oyunlarını şimdi de çok seviyorum. Sanırım yılların bende değiştiremediği en özel şeylerden biri çocuk oyunlarına olan ilgim. Size bir sır vereyim mi? Ben çocuk oyunlarının gizemli kahramanlar olduğuna inanıyorum. Bize geçmişi taşıyan, tarihin ve kültürün izlerini koruyarak özenle geleceğe ulaştıran sevimli kahramanlar. En özel yanı da ne biliyor musunuz? Dünyanın her yerinde benzer özelliklere sahip çocuk oyunları var ve bu oyunlar din, dil, ırk ayrımı yapmadan tüm çocukları mutlu edebilecek kadar güçlü.
Nereden aklına geldi birden bilyeler diye sorarsanız, her şey Asık Oyunu hakkında yazılmış olan bilgileri okuduğum sırada başladı. Asık Oyunu, Kazakistan’ın geleneksel çocuk oyunlarından biri. Ve bizim bilye oyunumuza epey benziyor. Sanırım siz de bu oyunu merak ettiniz. Haydi o zaman gelin hep beraber Asık oyununa doğru kısa bir yolculuğa çıkalım. Asık oyununda rengarenk bilyelerin yerini rengarenk asık kemikleri almıştır. Evet, yanlış okumadınız, kemik dedim. Bu oyun çocuklar tarafından rengarenk boyandıktan sonra oyuna dahil edilen kemiklerle oynanıyor. Elbette herhangi bir kemik değil. Bu kemik sadece keçi, koyun benzeri küçükbaş hayvanlarda bulunuyor. Bunlar, küçükbaş hayvanların arka bacaklarında yer alan dört yüzlü kemiklerdir. Sonrası ise sizin de bildiğiniz bilye oyunu ile neredeyse bire bir aynı. Oyuncaların farklı renklerde asık kemikleri olur. Daire içine alınan asık kemikleri yan yana dizilir. Her bir oyuncunun bir vuruş hakkı vardır. Oyuncu dairenin dışına çıkarabildiği asıkları kazanır.
Gelin size şaşıracağınız bir bilgi daha vereyim. Türk dilinde “Aşık atmak” deyimimiz vardır, bilir misiniz? İşte o deyim de ismini bu oyundan almış. Rekabet hissini sezdiğimiz anlarda, “Sen benimle yarışamazsın, sen bana rakip olmazsın!” anlamında “Sen bana aşık atamazsın!” ifadesini kullanıyoruz. Şimdi söyleyin bakalım, sizce de çocuk oyunlarımız kültürümüzü taşıyan gizemli kahramanlar değil mi?
